Aşağıdaki forma üye olarak Prof. Dr. Mansur BEYAZYÜREK'in etkinliklerinden haberdar olabilirsiniz.
Domuz gribi daha ülkemize girmeden çok başarılı çalışmalar yapıldı (gümrük girişlerindeki termal kameralar gibi). Reklam spotlarıyla gripten korunmak için yapılması gerekenler radyo ve televizyondan halka duyuruluyor ve sürekli uyarılar yapılıyor. İzlediğim bazı yabancı kanallarda (mezzo gibi) da “gripten korunmak elinizde” sözleriyle belki bizden! kopya mesajlar var.
Yıllardır sağlık konusunun içinde bir profesyonel olarak çalışıyorum. Bir çok defa bu ülke insanının tahareti dahi doğru dürüst yapamadığını vurguluyorum. Şimdi de ellerimizi sık sık sabunlu suyla yıkayarak öldürücü grip salgınından korunabileceğimiz söyleniyor. Bazı yerlerde ellerin nasıl yıkanacağını gösteren şemalar var. Bu işten korunmak elimizdeyse yandık!
Mediamagazin dergisinin 5 Ekim tarihli sayısında Prof. Dr. Dilek Özcengiz'in Dilekçe adlı köşesinden paragraflar aktaracağım. Durumun vahameti daha iyi anlaşılır umarım.
“ Yıllar önce bizim üniversitede el yıkama becerisi isimli bir ders programa eklenmişti. Eğitici olarak ben de görevlendirilmiştim. Dersin adını duyduğum zaman tıp fakültesi öğrencilerinin el yıkamayı bilmemesi gibi bir fikre kendimi zor alıştırdım. Dersler başladı ve bu benim için tam bir hayal kırıklığı oldu. Bizim insanımız el yıkamayı gerçekten bilmiyordu.”
“ Önemli değil diyemeyeceğim, çünkü el yıkamak bilinmiyor veya bildiğini düşünenlerce de sadece 15-20 saniye sürüyorsa bu durum hepimizi dehşete düşürmeli. Aksırırken, öksürürken çevreyi nasıl koruyacağımızı bile öğretememişsek veya öğrenememişsek durumumuz vahim değil mi? Bu insanlar ilköğretim ve ortaöğretim de ne öğrendiler? Karmaşık fizik,kimya,matematik problemleri öğretildi;sınav üstüne sınav yapıldı. Ama ne her halse karşısındakinin yüzüne aksırmaması öğretilemedi,elini düzgünce yıkaması öğretilemedi.”
Yıllardır söylüyorum, yazıyorum, bu ülkenin birinci derecedeki sorunu eğitimdir. En temel konularda bile eğitimsiz olan insanların oluşturduğu topluluklar her türlü sağlık,ekonomik ve siyasi sorunların altında kalmaya mahkumdur.
Konuyla ilgili yetkili olsam, istisnasız bütün televizyon ve radyo programlarında en az 30 dakika aralarla ellerin nasıl yıkandığını anlatan ve gösteren yayınlar yaptırırdım. Bir dolu abuk subuk magazin ve paparazi haberlerinden daha çok gerekir diye düşünüyorum.
Birkaç gün önce evimden çıkıp hastaneye doğru giderken Haliç köprüsüne doğru iniyorum, önümdeki arabayı kullanan kişi pencereyi açıp yola bir güzel tükürdü. Bir şeyler yapmak,söylemek istedim,yapamadım yutkundum kendimi tuttum. O hareketi yapan insan kendisini uyarana neler yapmazdı ki...
Bir an için evdekileri düşündüm,canımı korumalıydım. Hiç değilse onlar için, ve bu yazıları daha çok yazabilmek için...
Prof.Dr. Mansur BEYAZYÜREK
19.10.2009